halil cibran 


  1. lübnan doğumlu şair, yazar,filozof, ressam.kimi edebiyat çevrelerine göre evrensel bir değer taşır kendileri. hakkında en sık yapılan eleştri nietzsche den fazlasıyla esinlendiğidir.
    (tahirkemal ?, 13.04.2010 16:47)
  2. "sen duyduklarına inanıyorsun. soylenmeyene inan; çünkü insanın sessizliği sozcuklerden daha yakındır gerçeğe" diyen adam.
    (tahirkemal ?, 13.04.2010 16:48)
  3. "bir müzisyen her yerde var olan ritmlerle şarkı söyleyebilir; ancak ne ritmi yakalayan kulağı, ne de onu okuyan sesi size sunabilir. çünkü kişi sahip olduğu ilham kanatlarını başka birine ödünç veremez... ve nasıl her biriniz özgün bir yere sahipseniz, sizin de yaşamı kavrayışınız, dünyayı anlayışınız tek başınıza ve size özel olacaktır... "diyen adam.
    (tahirkemal ?, 14.04.2010 14:41)
  4. dini bir dogmalar bütünü olarak görmektense kişinin kendi benine ulaşması ve kendini gerçekleştirmesi olarak yorumlayan sanatçı.
    (lord dickens ?, 18.04.2010 00:49)
  5. dostum, güneşe bak, toprağa bak, suya bak, buluta bak; fakat, arkana bakma...
    kimin geldiği önemli değil, kimin gelmediği de...
    unutma, yolcu değişir, yol değişir, ama menzil değişmez.
    yolcuya bakıp, yolunu tanıma.
    yola bak, yolcuyu tanı, yolcu hakkındaki kıymet hükmünü ona göre ver.
    vahim olan, yolun yolcusuz olması değil;
    asıl vahim olan yolcunun yolsuz olmasıdır;
    yolsuz, hedefsiz, amaçsız, şaşkın, hercai ve seyyal...
    "en doğru yol: en dikensiz yoldur" diyenler seni aldatıyorlar.
    onlar, karanlık evlerinde kaybettiklerini sokak lambasının altında arayan şaşkınlardır.
    aldırma...
    ayağına batan dikenler, aradığın gülün habercisidir.
    dikenine katlanmaktan söz edenler, aşıkmış gibi davrananlardır.
    gerçek aşık olanlarsa, dikenini de sever.
    dostum, yollar yürümek içindir.
    fakat, şu gerçeği de hiç unutma:
    yürümekle varılmaz, lakin varanlar yürüyenlerdir.
    yol boyunca; yola çıkıp da yürümeyenleri,
    yola oturup, gelen-geçenin ayağına çelme takanları,
    yoldan metafizik uyuşturucularla keyif çatanları,
    tel örgülerle çevirdiği yolu kendisine zindan edip volta atanları,
    maratona 100 metre koşucusu gibi hızlı gidip, 50. metrede yola yatanları,
    yürüyüşün uzun ve yolun zahmetli olduğunu görünce, yolculuk üzerine zor atanları,
    yürümeyi bırakıp, yol-yolcu ve menzil üzerine kalem oynatanları,
    ayağına batan tek bir dikenin faturasını çıkarıp, ömür boyu tafra satanları,
    beyaz atlı kurtarıcıyı gözlemek için ufka bakıp bakıp dağıtanları,
    yanlış kılavuzlara kızıp yolu satanları göreceksin.
    aldırma, yürü.
    göğsüne yüreğinden başka muska takma.
    vahiy haritan,
    nebi kılavuzun,
    akıl pusulan,
    iman sermayen,
    amel azığın,
    sevgi yakıtın,
    ahlâk karakterin,
    edep aksesuarın,
    merhamet sıfatın,
    şeref ve izzet adın olsun.

    doğru yol:
    insanların çoğunun gittiği yol değildir, düşünen öz akıl sahiplerinin yoludur.
    yolda vereceğin her molayı öz eleştiri durağında vermelisin.
    unutma, tevbe özeleştiridir.
    her molada yolda olup olmadığını, yürümen gereken menzil istikametinde yürüyüp yürümediğini kontrol etmen, pişman olmaman için elzemdir.
    yön tayini sık sık gerekli olabilir.

    "haritayı saklayabileceğin en güvenilir yerin yüreğindir."

    Halil CiBRAN
    (gelavej ?, 20.05.2010 22:55)

© 2025 - sözlük uludağ sözlük

sözlük bir interaktif sözlük çalışmasıdır. sözlük sözlük spot tematik sözlük servisi ile üretilmiştir. sözlükler yöneticilerinin sorumluluğundadır. bir interaktif sözlük çalışmasıdır. sözlük sözlük spot tematik sözlük servisi ile üretilmiştir. sözlükler yöneticilerinin sorumluluğundadır, www.sozlukspot.com sözlüklerin içeriklerinden sorumlu tutulamaz.